Bakanlar Kurulu kararı ile yeniden hesaplanarak arttırılan kişi başına düşen milli gelirle ilgili bir açıklama yaptık. Ekonomist dergisinin son araştırmasında en zengin 100 Türk ailesinin servetlerinde büyük artışlar olduğu görüldüğünün belirtildiği açıklamada milyonlarca asgari ücretlinin kölelik ücretiyle yaşadığı ülkede milli gelir artışının sadece zengin sınıfların işine yaradığı, devlet eliyle onaylanan yoksulluğun sürdüğü belirtildi.
Açıklamanın tam metni şu şekilde:
MİLLİ GELİRİN ARTMASI HESAP OYUNUDUR!
Kişi Başına Düşen Gelir Bakanlar Kurulu Kararıyla Arttı, Yoksulluk Sürüyor!
Bakanlar Kurulu kararı ile milli gelir 15 bin 352 dolar olarak hesaplandı. Daha önce 13 bin 38 dolar olarak hesaplanan milli gelir bir bakanlar kurulu kararı ile 2 bin 354 dolar artmış oldu. Bu hesaplamayla Türkiye’nin en büyük 20 ekonomi arasında bir basamak daha yükselerek 15. sıraya çıktığı ifade ediliyor.
Bakanlar Kurulu kararı ile Ekonomist dergisinin 2004 yılından itibaren her yıl gerçekleştirdiği ve yeni açıklanan bu seneki “En Zengin 100 Türk” araştırmasını birlikte okumak gerekiyor. Türkiye’nin en zenginlerinin servetlerini katladığını ortaya koyan araştırmada, zirveyi 10 milyar dolar üstü servete sahip olan Koç Ailesinin bırakmadığı görülüyor. Koç Ailesi’nin ardından Doğuş Grubu’nun sahibi Ferit Şahenk 10 milyar dolar üstü servetiyle 2’nci sırada yer alıyor. Ferit Şahenk’i 7-8 milyar dolarlık servetiyle Ülker Ailesi izliyor. 2008 ve 2009 yılında global krizin etkileri nedeniyle servetlerinde erime olan zenginlerin, Türkiye’nin büyüme verilerine paralel olarak krizden güçlü çıktıkları tespit edilen araştırmada en zengin 100 Türk’ün servetlerinin toplamı ise, 176.4 milyar dolar ile 227 milyar dolar aralığına oturduğu belirtiliyor.
5.5 milyon asgari ücretlinin ayda devlet kararıyla “resmen” 599 lira aldığı Türkiye’de Bakanlar Kurulu birtakım karmaşık hesaplar yapıyor ve bir oturumda 2 bin dolarlık artışla milli gelirin yükseldiğini iddia ediyor. Ekonomist dergisinin yaptığı “En Zengin 100 Türk” araştırması ise işin sırrını ortaya çıkarmıştır. Artan payın nerelerde toplandığı ve milli gelir denilen şeyin kime ne kadar gittiği açık bir şekilde ortadadır.
Devlet eliyle kölelikleri tescillenen milyonlarca yoksulun gözlerinin içine bakılarak milli gelir artışı hesabı yapmanın utanmazlıktan başka bir izahı yoktur. 10 milyarın üzerine çıkabilecek kadar servete sahip “milyar dolarlık kulübün” varlığı milyonlarca asgari ücretliyi ve kayıtsız yoksulu köleleştirmekle mümkün olmaktadır.
Ekonomist dergisi araştırması zenginlerin krizden kârlı çıktığını gösteriyor. Başbakanın krizi fırsata çevireceklerini söylemesinin somut karşılığı bu olsa gerek. Oysa aynı dönemde kredi ve kredi kartı borçluları kat kat artarken Türkiye bankaları dünyanın en çok rekor açıklayan bankaları oldular.
Toplumda her geçen gün derinleşen gelir dağılımı uçurumu ile devlet eliyle onaylanan köleleştirici yoksulluğun geldiği aşamada hak ve adaletten yana tavır alan bir mücadele yükseltilmesinin kaçınılmazlığı kendini bir daha göstermiştir.
Bu vesileyle TOKAD olarak bütün duyarlı çevreleri bu mücadelede taraf olmaya çağırıyoruz.
tokad
(Toplumsal Dayanışma Kültür Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği)
www.tokad.org
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.