Mücahede Eden Anadolu Çığlığı – Ümit Aktaş

Cumhuriyetin siyasal başkenti Ankara’ya taşımasına karşı, İstanbul kültürel ve ticari başkentliğini sürdürmekte. İstanbul’un o bildik kozmopolitizmine ve Ankara’nın elitizmine karşı ise, zaman zaman Anadolu’da, “bozkır”da da farklı bir “su”yu arayan adamlar çıkmakta. Bu ise sadece bir Ankara’yı ya da İstanbul’u “taşra”ya taşıma çabası değildir. Öyle olsaydı şayet bahse değer de olmazdı. Ahmet Örs ve arkadaşlarının oluşturdukları TOKAD da, işte bu tip mücahedelerden birisinin ürünü.

Doğrusu oradaki gayreti, yüzlerdeki ışığı, okuma ve tartışma coşkusunu gördüğümde oldukça şaşırmıştım. Hele bu tartışma coşkusunun Niksar’a ve hatta Perşembe yaylasına kadar taşınması ise daha bir şaşırtıcıydı. Kaç yıl geçti aradan, babamın da okumuş olduğu o Pamukpınar Köy Enstitüsünün yerine kurulan yatılı okuldan geçerek Tokat’a gidişimizin, hatırlayamıyorum. Ama TOKAD kurulalı on yıl olmuş. Cirmi küçük belki ama yaktığı ateş büyük olan bir mektep. Her şeye rağmen muhalif tavrını koruyan, her şeye rağmen kapitalizme itirazlarını sürdüren, her şeye rağmen NATO üslerinin kaldırılması için mücadele eden bir Anadolu çığlığı.

O küçücük imkânlarıyla, emeklerinden ve alın terlerinden artırdıklarıyla inatla Tasfiye’yi çıkarmaya devam eden bir çağdaş dervişler topluluğu. Danişmendlilerin Mutezililiğinden akan o derin suyu yeryüzüne çıkaran bir gayretle, bozkırda bir vaha oluşturmaya çalışan bu gayretin devrimci coşkusuyla, her karşılaşmamda yeni projeler ileri süren bir tahayyülle ve İslamlığın dip akıntılarını arayan söyleşilerle, gösterilerle, toplantılarla TOKAD, umarım ki hep bir umut olma vasfını sürdürür.

ÜMİT AKTAŞ

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın