Düşünsel ve Siyasal Bir Enkazın Altındayız

TOKAD seminer dönemine başladı.

Açılış seminerinde konuşan Ahmet Örs, neoliberal döneme ve beraberinde getirdiği kalkınmacı anlayışa değinirken İslamcılığın içinde bulunduğu entelektüel ve siyasal sefaleti tartıştı.

Van depreminin yarattığı yıkıcı ve sarsıcı etkiyi örnekleyen Ahmet Örs, “Müslümanlar da bugün düşünsel ve siyasal olarak bir enkaz altındadır ve maalesef kendilerini kurtarabilecek bir kurtarma ekibi de yok.” dedi ve asıl sarsıcı etkinin zihnimizde oluştuğunu vurguladı. İslam ümmeti olarak doğal afetlerin yaralarını sarabileceğimizi, işgalleri aşabileceğimizi söyleyen Örs,  asıl aşılması gerekenin zihinsel, entelektüel ve siyasal yozlaşma ve kuşatmasının kendisi olduğuna dikkat çekti.

Ahmet Örs konuşmasına şöyle devam etti: “Yağmanın, sömürünün ülkeyi ve dünyayı ifsat ettiği neoliberal dönemde yaşıyoruz. Kalkınmacı tutkularla ve bina yaparak yaşadığımız entelektüel sefaleti aşamayız. Dünya Müslümanları olarak düşünsel bir enkazın altındayız. Neoliberalizm hala yeterince anlaşılamamış bir dönem ve kavram olarak karşımızda durmaktadır. Öte yandan demokratik idealler kurgusu her türlü sömürüyü mümkün kılacak, sermayenin serbest koşullarda at koşturabileceği bir sistem olarak Ortadoğu’da egemenlerce pazarlanıyor, dayatılıyor. Bugün Müslümanlar yerel diktatörlüklerin devrilişlerinde emperyalist emel ve müdahaleyi yeterince görüp sorgulamıyor, küresel diktatörlüklerin kucağına düşüyorlar.” Libya örneğinin bu noktada çok önemli olduğunu ifade eden Ahmet Örs, Kaddafi’nin devrilmesinin onun diktatör oluşuyla birebir bağlantılı olmadığını, Kaddafi rejiminin küresel kapitalizmle entegre olup olmayışının böyle bir sonucu ortaya çıkardığını belirtti.

Kur’an’daki Talut ve Calut kıssasına değinerek sürdürdüğü konuşmasında Örs, kıssadaki ‘nehrin’ sembolik anlatımından yola çıkarak üç tip insan modelinden bahsetti. “Kazanan, kaybeden ve yaşadığı dönemin nimetlerinden biraz tatmışken onlara teslim olmayıp mücadeleyi seçen, asıl sınavı veren.” Ekonomik ve bürokratik yükselişin büyüsüne kapılanlarla Calut kıssasında kaybedenlerin aynı karakterler olduğuna dikkat çeken Örs, bugün nehrin bizleri sürüklemesine, aldatmasına izin vermememiz gerektiğinin altını çizerek tarihe tanıklık etmesi gereken Müslümanların ciddi zihinsel çabalar harcayıp acil olarak kendi mücadele hatlarını oluşturmaları gerektiğini vurguladı.

Seminerin sonuna doğru Tevbe Suresinin 81-84. ayetlerini hatırlatan Ahmet Örs, “Bu sıcakta sefere çıkmayın, vurgusunu iyi anlamak durumundayız. Bugün sıcaklık başka şekillerde, başka engeller olarak karşımıza çıkıyor. Bütün sıkıntı ve manialara rağmen yola koyulmalıyız. Yola çıkmazsak, ‘cehennem ateşi daha sıcaktır’ uyarısına muhatap olmamız kaçınılmaz olacaktır.” hatırlatmalarıyla konuşmasını tamamladı.

TOKAD seminerleri her hafta Pazar günü dernek merkezinde yapılıyor.

Haber: Hacer Gültaş

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın